Night Flight (2014) - Ya-gan-bi-haeng


Night Flight (2014) 
Ya-gan-bi-haeng


Filmi epey süre önce online izlemiş ve çok beğenmiştim. Sonra indirip arşivledim ve bir daha izlemek için epey süre geçti. Bugünlere nasipmiş. Ve ikinci defa seyri ve unutulmasın diye hakkında birşeyler karalamayı fazlasıyla hakediyormuş. Çünkü bir çocukluk aşkına dair güzel ve değişik bir film bu. Çocukluk aşkı kadar heyecan verici, güzel ve biricik bir şey yoktur bana göre. Bu anlar unutulup gitmez de devam ederse ve hele karşılık bulursa insanın bütün yaşamını mutluluk kaplar ama tek taraflı kalırsa bu da tam bir yıkım her halde. Yong-ju Shin tam da bunları yaşayan biri, bir türlü çocukluk aşkını unutamaz. Eski anıları hatırlar, sevdiğinin çocukluğundan beri çektiği fotoğraflarına bakar durur. 


Üç genç erkek çocuğu Yong-ju, Gi-Woong ve Gi-Taek, ortaokulda en iyi arkadaştırlar. Ama zamanla babası eylemci bir sendikacı olan Gi-Woong, onlardan kopar hatta hayattan kopar. Okulda zorbalık görmeye başlar ve arkadaşlarının yardımını da istemez. Yollar ayrılır böylece. Gi-Woong büyüdükçe zorbalığa zorbalıkla karşılık vermeyi öğrenir ve bir çetenin lideri olur. Babası polis tarafından aranırken o annesiyle evde yalnız yaşar, herkese olduğu gibi annesine de soğuk davranır ve hemen kimseyle pek konuşmaz.


Yong-ju ise, çalışkan ders notları yüksek, düzgün biridir ve okulun ondan beklentisi Seul Üniversitesi’ni kazanmasıdır. O da bekâr annesiyle yalnız yaşamaktadır ve Gi-Taek ile arkadaşlığına devam eder. Lisedeyken yolları tekrar kesişir üç arkadaşın. Yong-ju gözünü alamaz Gi-Woong’dan. Çünkü onun çocukluk aşkı o. Ve aşkı alevlenerek devam etmektedir. Üstelik Gi-Woong onu görmezden gelse de hatta çeşitli nedenler yaratarak peşi sıra dolandığı için şiddet uygulasa bile. Aşk sevdiğin için herşeye katlanmak mı?


Çok az sahne barındırsa da aslında filmin bel kemiğini iki liseli gay kankanın bir yüksek binanın en üst katında ki kapanmış bir gay barının kalıntılarında buluşup, yaptıkları derin sohbetler oluşturuyor. Barın adı da “Gece Uçuşu”… Bu kankaların biri, tabiatıyla Yong-ju. Diğer arkadaşı bu alemde ona göre daha tecrübeli ve onun imkânsız bir aşka tutulduğunu anlayıp hayat tavsiyesini veriyor “Eşcinsel olmayan birini sevmek fare zehri içmekle aynı.”


Çalışkan düzgün biri Yong-ju ama bir tarafı da tam bir hergele gay. Çünkü aşkında öylesine ısrarcı ki. Çok güzel ayrıntılar var filmde. Misâl, Gi-Woong bir çete kavgasından kaçarken Yong-ju’nun okula gidip geldiği bisikletini zorla alır ve geri vermez. Yong-ju'da da onların evine gider bisikletini sormak için kimseyi bulamayınca, Gi-Woong'un yıkanmış kuruyan okul gömleğini alıp düğmesini söker ve gömleğe tükürüp bahçeye atar… Söktüğü o düğmeyi bile saklar ve sakladığı küçücük gömlek düğmesini çok zaman sonra kızdığında Gi-Woong’ya geri verir ve onu şaşkına çevirir. 


Toplumun genelinin ne kadar kıyıcı, zavallı, acımasız ve sıradan ama azınlık da olsalar bazı insanların ne kadar soylu olduğuna dair bir hikâye bu bence. İnsanı çıldırtırlar sen sıradan insanlarla ilgilenmezsin bile ama senin peşini bırakmazlar asla. Gi-Woong soylu biri bence ve tabii eşsiz aşkıyla Yong-ju. Üç arkadaştan diğeri olan Gi-Taek ise herhalde soysuzları temsil ediyor. Daha başka ilginç karakterler de var filmde.


Gi-Woong rolünü oyuncu Jae-Joon Lee çok iyi dramatize etmiş ve belki Yong-ju karakterine can veren Si-Yang Kwak hariç herkesi gölgede bırakmış. Çekimler sıradan olsa da bazı planlar oldukça iyiydi. Bu film kurgusuyla tam bir film, konusu ise nedense aşkın tersten anlatımı gibi geldi bana. Kore sinemasının harika ve orijinal hikâyeler bulmak konusunda ki başarısı ve farklı anlatımı da pes dedirtiyor insana.





tt3506934

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Brotherly (2008) - Kısa Film

Stikk (2007) - Sting - Kısa Film