The Strange Ones (2017)


The Strange Ones (2017)

Bir çocuk olan Sam’in (James Freedson-Jackson) evindeki yangın ile başlayan film tuhaf olaylarla devam ediyor yapbozun parçaları gibi. Filmin konu anlatımında ki boşluklar bizi tahminde bulunmaya zorluyor ve merakı canlı tutuyor. 


Yangından sonra iki ana karakter Nick (Alex Pettyfer) ve Sam birlikte ormana doğru yola çıkarlar. Ama Sam kendini herkese Jeremiah ve Nick’i de abisi olarak tanıtır. Gerçekte aralarında ki ilişki nedir?


Neden kaçmaktadırlar? Onlar sevgililer mi? Küçük bir çocuk olan ama pek bir akıllı bakan Sam’in kafasında neler var gerçekte? Ancak filmin sonunda bütün parçalar birleşince müthiş bir dramın anlatıldığı ortaya çıkıyor.


Sam arabanın arkasında yatarken Nick’e sorar neredeyiz. Hiçbir yerde, der Nick. Bir diğer diyalogda lokantada otururlarken Nick, kendini garip hissettiğini söyleyen Sam’e, yola çıkmadan önce başından geçen olayları unutmasını söyler ve şu diyalog geçer aralarında;


- Bence düşünmemek ya da rüya görmemek senin elinde. İstersen engel olabilirsin.

- Nasıl?

- Bunların hepsi senin kafanın içinde. Sadece sen öyle düşündüğün için gerçekler. Yani istersen, onların gerçek olmadığına kendini inandırabilirsin.

- Neyin gerçek olmadığına?

- Her şeyin. Mesela bu yolculuktan önce başına gelenlerin. Sen istemediğin sürece hiçbiri gerçek olmaz. Bu bardak mesela. Aslında bu bardak yok.

Sam ve Nick, gerçek insanlardan daha çok garip kavramlara veya başka şeyleri anlatmaya yarayan araçlara benziyor. Aslında yaşamda neyin gerçek olup olmadığını bilemeyeceğimiz gibi. Neyin var olup olmadığının belirsizliği bu göreceliliğin iç burkuculuğu… Tahtada yazanı aynen deftere geçirmenin huzurunun kaybı… İşte film bunlar, yani tehlikeli tuhaflıklar…


Bazı planlarda ki çekimler oldukça ayrıntıcı ve yaratıcı geldi bana. Yalın ama bir o kadar da gizemli bir film, sanırım çekiciliği de bununla alâkalı. Ay ışığı ile aydınlanmış karanlık bir gece gibi. Sam'i canlandıran James Freedson-Jackson’un oyunculuğu on numara. Ve tabii filmin esas başrol oyuncusu Sam’i hep takip eden kara kedisi. IMDb puanının çok düşük olması oldukça yavaş ilerlemesi, anlattığı konunun sıra dışılığı ve sanırım ortalama izleyiciye hitap etmeyen bir film olmasından kaynaklanıyor. Filmin motelde geçen havuz sahnesi aynı yönetmenlerin çektiği The Strange Ones (2011) adlı ucu açık harika kısa filmden esinlenilmiş. İlginçtir kısa filmde ki çocuğun adı Jeremiah. Sam'de kendini bu isimle tanıtıyordu. Bu kısa film aynı zamanda Boys on Film 7: Bad Romance (2011) seçkisinde de yer aldı.





tt6014904

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Night Flight (2014) - Ya-gan-bi-haeng

Brotherly (2008) - Kısa Film

Stikk (2007) - Sting - Kısa Film