Love, Simon (2018)


Love, Simon (2018)

Simon Spier onyedi yaşında kendi deyimiyle, son derece normal bir hayatı olan lise öğrencisi. Çok anlayışlı bir annesi Emily (Jennifer Garner) ve babası Jack (Josh Duhamel), sevdiği bir kız kardeşi ve her sabah beraber okula gittiği, hep beraber takıldıkları üç arkadaşı var. Hele biri, yani Leah’la (Katherine Langford) onüç yıldır gece gündüz beraberdirler (13 reasons why’dan mülhem olsa gerek).


Ama Simon’un çok büyük bir sırrı var. O bir gay ve bunu kimseye açıklamak istemiyor. Heteroların tercihlerini itiraf etmek zorunda olmadıkları halde gaylerin böyle bir zorunluluğa tabi olmasını kabullenemiyor. Belki de bu bir bahane, aslında hayatında ki alışkanlıkların yani arkadaşlıklarının ve aile ilişkilerinin değişmesini istemiyor ya da henüz bunu göze alamıyor.




Birgün okulun dedikodu sitesinde isimsiz bir gay kendini açıklar ve mail adresini verir. Böylece Simon ve meçhul gay yazışmaya başlarlar. İlk gay olduğunu nasıl fark ettin, kimleri beğenirdin tarzı sohbetlerle ikisi de kendilerini daha iyi hissetmeye başlar ve yakınlaşırlar. En önemlisi kendilerini kabul etmeye başlarlar. Freud’u doğru anladıysam eğer, bütün anksiyeteler kendini kabul edememek ve toplumsal kabullere teslim olup onların esiri gibi yaşamaktan kaynaklanıyormuş. 




Ve bu kimi kişilerde daha ağır sonuçlar doğurabiliyor. Oysa cesur deliler mutlular çünkü hayatla barışıklar ve kendileriyle kavga etmiyorlar. Öldüren kavga insanın kendisiyle kavgasıdır zira. Başka kimse bir insanı zannedildiğinin aksine kolay kolay öldüremez. Bu arada meçhul gay mavi ile yazışırken Simon'un seçtiği nick Jacque, babasının adı Jack.


Lisede açılamamış bir gay karakterin neler yaşayabileceğini tatlı tatlı anlatan bir hikaye. Tabii Simon rolünü Nick Robinson’un oynuyor olması çok güzel oturmuş. İlk seyrettiğim filmi olan The Kings of Summer (2013)’da vurulmuştum oyunculuğuna ve ona. Burda da çok iyi. Bir ayrıntı mı bilemem ama diğer filmlerine göre yüzü çok solgun ve göz altları çöküktü. Ben bunu filmde ki bir diyaloga bağladım. Annesi gay olduğunu öğrendikten sonra, Simon merakla, biliyor muydun, diye sorar annesine. Annesi ise; çocukken çok dertsiz tasasız bir çocuktun, son yıllarda nefesini tutuyor gibiydin, ama artık rahat bir nefes alabilirsin, uzun zamandır olmadığı kadar, diye cevap verir. Bu nefes alamama hali belki de yüzüne yansıtılmış diye düşündüm.


Bitmese diye durdura durdura izledim filmi. Konu ilgi alanımda olduğu için belki ya da gay karakterlerin artık ana akım hollywood filmlerinde ve dizilerde karikatürize edilmeden işlenmeye başlamasının sevinciyle. Film beylik klişelere farklı bir bakış açısını gayet güzel oturtarak, bak bu da var işte diyor. Ve bence güzel diyor. Son olarak filmin bonusu Martin karakteriyle Logan Miller’dı.






tt5164432

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Night Flight (2014) - Ya-gan-bi-haeng

Brotherly (2008) - Kısa Film

Stikk (2007) - Sting - Kısa Film